Soru Sor
Sorunu sor hemen cevaplansın.
iyelik ekleri alarak kişilerin öz varlığını anlatmaya yarar:
Tarih: 2016-08-01 13:33:52 Kategori: Sözlük
Soru Tarat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Kendi Nedir
kendi
Zamirİyelik ekleri alarak kişilerin öz varlığını anlatmaya yarar
Cümle 1: Kendini kolla. Kendinizden pay biçin. O, kendini ileri sürdü. O, kendine güveniyor.
Cümle 2: Kendi ülkemizde kendimizi yok edeceklerdi. - R. E. ÜnaydınKişiler üzerinde direnilerek durulduğunu anlatır
Cümle 1: Kendisi gelsin. Kendimiz görmeliyiz.Bir işte başkalarının etkisi bulunmadığını belirtir
Cümle 1: Kendim kazandım. Kendiniz sebep oldunuz.
Cümle 2: Kendi düşen ağlamaz. - Atasözü
Cümle 3: Kendi yapacağı işi bırakır, âleme öğüt vermeye kalkar. - B. Felek"Kendisi, kendileri" biçiminde bazen saygı duygusuyla veya söz konusu olanları amaçlayarak o ve onlar yerine kullanılır
Cümle 1: Kendileri evde yoklar mi?İyelik eki almış bulunan isimlerden önce eksiz olarak iyelik düşüncesini pekiştirir, kişisel
Cümle 1: Kendi evim. Kendi düşüncemiz.
Cümle 2: Kendi gök kubbemiz. - Y. K. Beyatlı
Cümle 3: Bizim için ölüm, yani kendi dünyamızın ölümü kâinatin en mühim hâdisesidir. - A. Ş. Hisarsalt kendi için, kendisi hesabına
başkasıyla ilişki kurmamak, kendi yalnız başına kalmak, inzivaya çekilmek
Cümle 1: Bizim gibi dış âlemle münasebetleri aksamış, kendi içine çekilip kendi yağıyla kavrulmak zorunda kalmıştı. - Y. K. Karaosmanoğlubk. kabuğuna çekilmek
hiç kimsenin desteği veya yardımı olmaksızın yaşamak veya bir işi olumlu sonuca ulaştırmak
Cümle 1: Kendi kanatlarınla uçmayı öğreninceye dek yanından ayrılır mıyım senin yavrum? - T. Oflazoğluilgilinin nasıl karşılayacağını düşünmeden bir işi olmuş bitmiş sayarak sevinmek
Cümle 1: Bu borcun altından nasıl kalkacağım diye kendini yiyip durmuştu. - Y. K. Karaosmanoğluaçığa vurmadan, gizli gizli üzülmek
Cümle 1: Bu borcun altından nasıl kalkacağım diye kendini yiyip durmuştu. - Y. K. Karaosmanoğluyalnız başına yaşamak
Cümle 1: Bu şiirlerin okuyucuya tanıttığı kişi, kitapları, üç beş sevdiği dostu ile kendi köşesinde yaşamayı seven bir kimse olarak görünür. - N. Cumalıkendine zarar verecek davranışta bulunmak
kendi adıma, bana göre, bana gelince
Cümle 1: Kendi payıma aşkı bilmeyen, tanımayan insandan korkarım. - N. Cumalı
Cümle 2: Ben kendi payıma korkmam ama çoluk çocuk korkmaz mı? - M. Ş. Esendalne söylediği anlaşılmaz veya söylediği şeylere önem verilmez
olanıyla geçinip kimseye muhtaç olmamak
Cümle 1: Herkes zar zor kendi yağıyla kavrulabilirken şimdi kimsenin ne yağı kaldı, ne suyu, ne seli... - H. R. Gürpınarsuçu, yalanı veya iddiasının yanlışlığı kendi sözüyle ortaya çıkmak
bilinci, aklı yerinde olmamak
kendi üzerinde bulundurmak, kendi varlığı içinde yer almasını sağlamak
Cümle 1: O yıllarda tesadüfen, her kürsünün hocası, o kürsünün gerektirdiği niteliklerin hepsini kendinde toplamış bulunuyordu. - H. Tanerbilinci işlemez olmak, kendini kaybetmek, bayılmak
Cümle 1: Gözlerini tezgâhın arkasındaki bir kapıya dikmiş ve kendinden geçmiş gibiydi. - Sait Faik Abasıyanıkbir şey karşısında coşkuya kapılmak, duygulanmak
Cümle 1: Oturduğu şiltenin üstünde ayağa kalkıyor; alevi artan bakışlarla kendinden geçmiş, bir elini dizine vurarak... haykırıyordu. - A. Ş. Hisaruykuya dalmak, uyuya kalmak
Cümle 1: Ninniyi söyleyen anne kendinden geçeli belki bir hayli olmuştu. - O. C. Kaygılıkendine gel!
Teklifsizaklını başına topla" anlamında bir uyarma sözü
ayılmak
Cümle 1: Kendine geldiği zaman ev halkını başına toplanmış buldu. - Y. K. Karaosmanoğluaklı başına gelmek
Cümle 1: Sonunda kendine gelen İnce Memed hemen abasını soyundu. - Y. Kemaldurumu düzelmek
kendini öldürmek
Cümle 1: Eğer sefirler gelip bana istifa teklif ederlerse, ben de aleyhimde bulunanları mahvederim, sonra da kendime kıyarım. - A. Rasimbenimsemek veya saymak
Cümle 1: Fakat hiçbir taraf beni kendine mal edemiyordu. - H. Tanerbaşkasının kendisine yaptığı işi, onur kırıcı sayarak tepki ile karşılamak; kendisinin başkasına yapması söz konusu olan işi, kişiliği için onur kırıcı saydığından yapmamak
çıkan bir fırsattan yararlanarak, başkalarını hiç düşünmeyerek hep kendi çıkarını sağlamak
kendini ... gibi göstermek
kendi sorunu sebebiyle başka şeyle ilgilenememek
istemeyerek bir işi yapma duruma girmek, kendini tutamamak
Cümle 1: Yabancı memurların karşısında bir çocuk gibi yaramazlık etmekten kendimi alamıyordum. - R. N. Güntekin
Cümle 2: O da tehlikeyi ilân etmekten kendimi alamıyordum. - P. Safakendini başkalarından değersiz görmek
Cümle 1: Nevin insanlardan her zaman kendini aşağı görmüştü. - Sait Faik Abasıyanıkbile bile tehlikeli bir işe girmek
vakit geçirmeden hemen gitmek
oyalamak
Cümle 1: Para kazanamadığım için para kazananları hor görüp alaya alarak kendini avutuyor olmalısın. - H. Tanerbaşkalarına hoş, iyi, yetenekli görünmek
Cümle 1: Kendini kibar okuyucularına beğendirebilmek için çok çalışmak zorundadır. - C. Meriçbaşkalarını küçümseyerek kendini üstün görmek
Cümle 1: Sen düşündüğümden fazla kendini beğenmiş bir adamsın. - H. E. Adıvarkendine özen göstermemek
Cümle 1: Hadi yüzünü, gözünü yıka, tıraş ol...Ben senin hiç bu kadar kendini bıraktığını görmedimdi. - R. N. Güntekinçevre ile ilgisini keserek yalnız bir konuyla uğraşmak
Cümle 1: O hayalleri kuran da, o hatıralara kendini bırakan da bugünkü ben değil miyim? - N. Ataçgevşek, rahat bir biçimde kalmak
Cümle 1: Pencere kenarında, uzun bir mindere kendini bıraktı, gözlerini kapadı, öylece kaldı. - P. Safaağırbaşlı ve onuru olan
aklı ve muhakemesi yerinde olmak
baliğ olmak
kendinin ve çevresinin bilincine varmak
Cümle 1: Kendimi bildim bileli hep bu bozuk makine seslerini duyarım. - Y. K. Karaosmanoğludurum ve onuruna yakışacak biçimde davranmak
kendi zararına kendi sebep olanın yakınmaya hakkı olmaz
kendini olduğundan çok değerli görmek
farkında olmadan bir yere ulaşmış olamak
Cümle 1: Hacı Arif Efendi bu kıyametin içinde yarım saat boşluktan sonra kendini bir bostanın içinde buldu. - Y. K. Karaosmanoğlukişilik kazanmak
maddî ve ruhî konularda durumunu düzeltmek
bk. kendine gelmek
sıkıntı veren bir yer veya durumdan güçlükle kurtulmak
kendini olduğundan çok üstün görmek
hastalık kuruntusu içinde bulunmak
yalnız, sakin kalmak
çok nazlı davranmak, ağırdan almak
Cümle 1: Hâl böyle iken yine de bilmeyenlere karşı kendini dirhem dirhem satar. - H. Tanerdaima kendi çıkarını kollamak, egoistçe davranmak
Cümle 1: Ne diye herkes bu kadar rahatını sever, kendini düşünür? - N. Cumalıyaptığı bir davranış veya söylediği bir sözle kendi suçunu ortaya çıkarmak
Cümle 1: Çünkü âdeta kendimi ele vermiştim. - H. E. Adıvarkendini fasulye gibi nimetten saymak
Teklifsizkendini çok önemli biri gibi görmek
ihtiyaç duyduğu yardım, başkalarınca esirgendiğinde işini kendi görmek
beğenilecek niteliklerini ortaya koymak
Cümle 1: Hadi susmayın, gösterin kendinizi bakalım! - N. Cumalıortaya çıkmak, belirmek
Cümle 1: Babam aylığını alamadığı günlerde aç kalmak korkusu da kendini gösteriyordu. - M. Ş. Esendalpas alabilmek için boş alana kaçmak
sıkıntı veya üzüntüden perişan olmak
Cümle 1: Daha burada kendini harap edersen yukarılarda ne halt edeceksin? - R. N. Güntekinvarlığını belli etmek
kovulmak, işten atılmak, bir yerden istenmeden uzaklaştırılmak
Cümle 1: Bir gazeteci gelsin de bizden bir haber alsın...Haberi veren ertesi günü kendini kapının dışında bulurdu. - M. Ş. Esendalkendine özen göstermemek, kötümser olmak
Cümle 1: Belki de benim başkasıyla evlenip gidişim üzerine hayattan soğudu, kendini koyuverdi. - H. Tanerbir şeyin etkisinden kurtulamayacak duruma düşmek
Cümle 1: Kendini genç yaşında rakıya kaptırdı, çok sürmedi, sonunda perişan oldu. - O. C. Kaygılıuğraşmaya başladığı bir işten kendini kurtaramamak
bayılmak
Cümle 1: Zavallı korkudan kendini kaybetmiş. - Y. K. Karaosmanoğlu
Cümle 2: Bir iki lâf edebildikten sonra kendini kaybetti. - H. R. Gürpınaraşırı duygulanma dolayısıyla çevrede olup bitenin farkına varamamak
Cümle 1: Org inledikçe yavaş yavaş kendimi kaybediyor, ağır bir rüya içine gömülmeye başlıyordum. - R. N. Güntekinkendini olduğundan daha fazla değerli kabul etmek
Cümle 1: Bunu kendini matah sanmış bir batılı aydın olmanın kefareti olarak yaptığını söylemiş. - H. Tanernazlanmak
çok çaba ve özen göstermek
üzerinde çalışmayarak geliştirmemek veya bakımsız bırakmak; işlememek
Cümle 1: Nasıl çalışmayan küf tutarsa, bir müessese de gençleştirilmez, kendi hâlinde bırakılırsa ihtiyarlar, yıkılır, dağılır. - Ö. Seyfettinkendisinde olmayan iyi nitelikleri varmış gibi göstermek
kendini zorlamak, çaba göstermek
Cümle 1: Ben kendimi sıkarak istidadımdan daha çok şen görünmeye çalışıyordum. - Ö. Seyfettinne durumda olduğunu öğrenmek için kendini yoklamak
herhangi bir konuda eskiden kötü olan durumunu düzeltmek
Cümle 1: Kendini topla da akıllı uslu çalış.
Cümle 2: Bir zamanlar benim de onların arasında bulunduğumu söyleyecek gibi oluyor, fakat hemen kendimi toparlıyordum. - Ö. Seyfettinbir konuda dikkatini yoğunlaştırmak
Cümle 1: Tanıdığı hastahanelerden birini tarif etmek için tekrar kendini toplamaya çalıştı. - P. Safaşişmanlamak, sağlığına kavuşmak
Cümle 1: Geçen sene bir buçuk şişe içti, biraz kendini toparladı. - M. Ş. Esendalbir durum karşısında sessiz ve heyecansız kalamamak; kendine hâkim olamamak
Cümle 1: Böyle bir taksim, bir gazel dinleyenler arasında, coşarak, kendilerini tutamayarak ağlayanlar az mıydı? - A. Ş. Hisarkendine hâkim olmak; dayanmak, sabretmek
Cümle 1: Benim zevcemi görseniz, dünyanın en güzel kadını olduğunu tasdik edeceksiniz diye haykırmak ister, zorla kendimi tutardım. - Ö. Seyfettin
Cümle 2: Sanki hasret çeken iki âşıktık, karşılaşınca kendimizi tutamadık. - R. H. Karaybir şeye bütün varlığıyla bağlanmak, başka her şeyle ilgisini kesip, tek şeyle aşırı ölçüde ilgilenmek
Cümle 1: Genç kadın. bu sesteki ahenge tamamıyla kendini vermişti. - R. N. Güntekinbk. kendi kendini yemek
Cümle 1: Üzülmek ne kelime efendiciğim, kendimi yiyip bitiriyorum. - Y. K. Karaosmanoğluduygu, düşünce ve beden bakımından kontrol etmek
Cümle 1: Terbiye öğretmenimden öğrendiğim usullerle kendimi uzun uzun yokluyorum. - R. N. Güntekinilgilenmemek, karışmamak
Cümle 1: Ertesi sabah beni balığa çıkarken uyandırmayacaklardı. Bırakacaklardı kendi hâlime. - Sait Faik Abasıyanıkyalnız başına, istediği gibi davranmak
(para, düşünce, davranış vb. için) kendine göre, kendince
Cümle 1: Ben kendi hesabıma konuştum abla.
Cümle 2: Bana göre, dedim. Filozof, sen kendi hesabına hayvaniyeti kabul ediyorsan, tebrik ederiz. - Ö. Seyfettin
Tarih: 2016-08-01 13:33:52 Kategori: Sözlük
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Kendi Ne Demek: Öz..
Yorum Yapx